Her sezon olduğu gibi, yine transfer döneminde Galatasaray’ın huzuru bozuldu. Detaylara fazla girmeyeceğim. Mustafa Muhammed’i, Fransız ekibi Bordeaux neden istedi? İyi futbolcu ve geleceği olduğu için. Peki Galatasaray neden Muhammed’i gönderme kararı aldı ve gönderemedi? Şimdi abandone olmuş vaziyette oyuncu Florya’da.
Mustafa Muhammed kötü bir futbolcu mu? Hayır kesinlikle değil. İlk geldiği zamanlar nasıl bir performansı vardı bir hatırlayın. Neden oyuncu geriye gitti, bunu araştırmak lazım. Bu çocuğu Fatih Terim kazanmalı. Aynı durum Emre Kılınç için de geçerli. Sivasspor’da sol önde oynuyordu ve tek başına maç kazandırıyordu. Peki şimdi ne durumda?
Marcao, Kerem ile sorun yaşadı. Evet, tavırlarını hiçbir zaman onaylayamam. Kulüp olarak bu oyuncuyu transfer sezonunda gönderebildin mi? Hayır. O zaman Kerem ve Marcao yanyana gelip, barışıp geçmişi unutacaklar. Şu anda Galatasaray’ın elinde Marcao kalitesinde stoper yok. Kulübün menfaatleri için bu barışın sağlanması lazım.
Transfer haberlerinden bıktık. Ama hala çıkıyor. Son kulağıma gelen dedikoduya göre Galatasaray, Okay Yokuşlu’yu istiyormuş. Kendi kendime soruyorum, Okay’ın yaptığı işi Alpaslan yapamaz mı diye? Biz detayını bilmiyoruz. Tabii ki bu tür konuları hoca bizden daha iyi biliyordur.
Başkan Burak Elmas’ı çok iyi tanırım. Çok iyi bir Galatasaraylıdır, heyecanlıdır, hırslıdır. Ama ben çok transferle şampiyonluğun geleceğine inanan birisi değilim. Şimdi ne olacak, oynayamayan futbolculara dünya para verilecek. Bu paraları kulüp ödeyecek. Başkanın yaşı 47. İnanın bu yük altında kendisi çöker. Artık transfere bir ‘dur’ denmeli. Oğulcan’ın lisansı alındı. Barış Alper takıma katılıyor. Bir sürü stoper var.
Diagne, Mustafa, Halil... Üç tane birbirinden iyi golcü var. Cicaldau, Morutan, Berkan, Taylan... Bunların yanında Alpaslan da var. Burada Alpaslan’a ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Alpaslan, Donk gibi kullanılabilir. Aytaç, Feghouli... Hepsi birbirinden kaliteli isimler. Artık transferin kapanması lazım.
Sonuçta bu kadro çok iş yapar. Ama her şeyden önce Florya’ya barış gelmeli. Futbolcuların kafasının tamamen sahada olması gerekir. Her transfer haberi Galatasaraylı isimleri biraz daha geriye götürüyor. Geri gidenlerin içine Muslera’yı da koyuyorum. Sorunları, problemleri olabilir. Ama artık toparlanması şart.
Milli aradan sonra ilk maç Trabzonspor ile deplasmanda. İkinci maç Avrupa Ligi’nde Lazio ile İstanbul’da. İnşallah bu arada tüm sorunlar çözülür.
Güneş özgüvenini kaybetmiş
Şenol Güneş hepimizin tanıdığı, tecrübeli ve başarılı bir hoca. Ama şu anda Güneş’in özgüveni kaybolmuş. Dünya Şampiyonu Fransa’yı yenen, Hollanda ve Norveç’i paramparça eden bu ay-yıldızlı takım ve hocası da Şenol Güneş değil miydi?
Avrupa Şampiyonası’nda alınan o sonuçlar hocada ve futbolcularda büyük yaralar açmış. Önceki gün oynanan Karadağ maçını gözümün önüne getiriyorum. İlk yarıda harika bir milli takım, ikinci devre skoru korumaya çalışan bir ekip. Dilerim bir an önce hepsi toparlanır.
Hocanın elinde çok büyük bir futbolcu havuzu var. Üç tane zirveye oynayabilen takım çıkar. Çağlar Söyüncü, Ozan Tufan, Ozan Kabak ve Halil Dervişoğlu oynamadı diye yakınmasına da gerek yok. Biz milli takımımızı seviyoruz. İnşallah en kısa zamanda eski havalarını bulurlar.
MHK-TSYD el ele!
Levent’teki TSYD genel merkezinde önceki gün futboldaki yeni kurallar hakkında Merkez Hakem Kurulu bilgilendirme toplantısı vardı. Gerçekten herkes için çok faydalı bir organizasyon oldu. Bilmediğimiz birçok kuralın doğrularını öğrendik. Size bir tanesini anlatayım...
Hani hepimiz ‘VAR çağırmadı, VAR yanlış karar verdi’ deyip sürekli o sistemi suçluyoruz ya. Bunun böyle olmadığını anladım. VAR, orta hakemi sadece ikaz ediyor ‘şu pozisyona bakabilirsin’ diye... Orta hakem isterse bakıyor, istemezse bakmıyor. Penaltı pozisyonunda hepimiz VAR’ı suçluyoruz. Bu da tamamen yanlış. Orta hakemi VAR yine sadece uyarıyor. Son karar yine orta hakemde. Biz ise hep faturayı VAR’a kesiyoruz.
Orta sahada bir futbolcu rakibinin kaval kemiğine vurdu. Burada VAR, orta hakemi uyarıyor, pozisyonu izlesin diye. Ama hakem isterse gidip izliyor. Bunları ve daha birçok yeni kuralı öğrendik. Gerçekten bu toplantıyla bilgi sahibi olduk.