Çok değil, dört ay önce seçim oldu. Herkes ağıt yakıyordu. “Futbolcuların parası nasıl ödenecek, bankalar birliğine 250 milyon lira faiz nasıl verilecek, bu takım takım nasıl düzelecek, yeni başkan ne yapacak” gibi soruları ben bile kendine soruyordum...
Şimdi gelinen noktaya bakın... 13 futbolcu alındı, 34 oyuncu gönderildi. Gidenlerden 15’i kiralık. Alınan isimler ve kalanlarla Teknik Direktör Okan Buruk iyi bir takım yaratıyor. Önce şunu söyleyeyim; Başkan Özbek’in Erden Timur ve Okan Buruk tercihleri mükemmel kararlar. Okan hocayı tanımayanlar, bir sürü olumsuz şeyler söyleyip, atıp tuttular. Ama şimdi hepsinin kafası yerde.
Okan Buruk’un futbolcularla diyaloğu en üst seviyede. Florya’da tek vücut olmuşlar. Bunda kaptan Muslera’nın çok büyük payı var. Takım her hafta üstüne koyarak futbol çıtasını yükseltiyor. Her şeyden önce orta sahada Torreira, Oliviera ve Mertens, teknikleriyle, girdikleri mücadelelerle takımın senelerdir yaşanan ikinci bölge handikapını bitirdiler.
Kerem ile Yunus da son haftalarda toparlanmaya başladı. Sacha Boey, bırakın Türkiye’yi Avrupa’nın en iyi sağ beki oldu. Daha bu takıma Icardi ve Mata gibi iki büyük yıldız katılacak. Şu anda takımın oynadığı futbol daha başlangıç, performansları yüzde 50. Bu rakam yüzde 80’lere çıktığı zaman gerçek Galatasaray’ı herkes o zaman görecek.
Camiaya huzur geldi. Artık insanlar eleştiriyi bıraktılar. Başkan Özbek’e, teknik heyete ve futbolculara sahip çıkmaya başladılar. Bundan rahatsız olanlar mutlaka çıkacak. Görmüyor musunuz, Kasımpaşa maçından sonra Okan hocanın oğlu Ali Yiğit takımla beraber tribünlere gidip 3’lü çektirdi. Efendim akreditasyon kartı yokmuş, nasıl sahaya girermiş diye sığ düşünenler biter mi? Allah, Ali Yiğit’i anasına, babasına bağışladı. Bu eleştiriyi yapanlar o yavrunun mutluluğunu hesap edemiyorsa bizim söyleyecek lafımız da biter.
Kulübün, takımın, camianın bu bütünleşmesi, yönetimin tek vücut olması üstüne basa basa söylüyorum Başkan Dursun Özbek’in eseridir. Artık karşımızda eski Özbek yok. Kesinlikle hiç kimseye taviz vermiyor. Kulübün menfaatlerini herkesten çok düşünüyor ve bu güzellikler artarak devam edecek. Her şeyden önce taraftar çok mutlu. Herkes yeni Galatasaray’dan keyif alıyorlar.
Yolun açık olsun Arda
Müthiş bir kariyer... Onun oynadığı futbolla çok sevindik, çok üzüldük. Galatasaray’da 240 maç, 49 gol, 77 asist. Atletico Madrid’de 178 maç, 22 gol, 33 asist. Barcelona gibi bir devde 55 maç, 15 gol, 11 asist. A Milli Takım’da 100 müsabaka 16 gol, 25 asist... Bu rakamların dışında başka ne yazayım. Türkiye’nin gelmiş geçmiş en kariyerli futbolcusu Arda Turan’dır.
Ergin Ataman ne yapsın?
Ergin Ataman gurur duyduğum bir antrenördür. Anadolu Efes’teki başarısını eminim Milli Takım’da da devam ettirecek.
Eleştirenler için söylüyorum; biraz elinizi vicdanınıza koyun. Fransa maçını kaybetmemiz tabii ki hepimizi üzdü. Ama düşünebiliyor musunuz son 12 saniyede milliler 2 sayı önde, Cedi Osman iki serbest kaçırdı. Sonra da Furkan topu rakibe kaptırdı. Ardından da maç uzadı ve kaybettik. Yani elimizdeki galibiyeti yaptığımız iki basit hatayla Fransa’ya verdik.
Basketbolda tabii ki hata olabilir. Ama Cedi Osman ve Furkan Korkmaz kendilerini biraz yukarıda görüyorlar. Kariyerleri, marka danışmaları, onları halktan, ayrıca Milli Takım’dan biraz koparmış. Hiçbir basın mensubu arkadaşımız kendilerine ulaşamıyorlar. Ve ben elenmemizin faturasını motivasyon eksikliği yaşayan Cedi ile Furkan’a kesiyorum. Ergin Ataman’ın hiçbir hatası yok. Üstelik Larkin de sakatlığı nedeniyle oynamadı.