Ironman kırk yıldan fazla geçmişi olan bir triatlon yarışması. Dünyanın bir çok farklı bölgesinde hemen her mevsim müsabakaları düzenlenir, ekimde Hawai’de dünya şampiyonası yapılır. 3.9 kilometre yüzme, 180 kilometre bisiklet, 42 kilometre koşudan oluşan mücadele triatlonun olimpik mesafelerinden çok daha fazladır ve büyük bir dayanıklılık gerektirir. O yüzden e adı üstünde sporcularının ‘demir’ gibi olması gerekir.
Fransa’nın Nice kentinde geçtiğimiz hafta düzenlenen 20’nci Ironman France yarışında Türk sporcu Merve Güney, kadınlar genel klasmanını birinci sırada tamamlayarak tarihi bir zafere imza attı. Dünyanın en zorlu ve en prestijli dayanıklılık yarışlarından biri olarak kabul edilen bu organizasyonda, ilk kez bir Türk sporcu 3,8 km yüzme, 180 km bisiklet ve 42,2 km koşu parkurunu başarıyla tamamlayarak 10 saat 46 dakika 10 saniyelik derecesiyle kadınlar genel klasman birincisi oldu.
Yaklaşık iki bin sporcunun katıldığı yarışta, Avrupalı rakiplerini geride bırakarak bitiş çizgisini kadınlarda birinci olarak geçen Güney, hem kariyerinin en büyük başarısını elde etti hem de Ironman France yarışını kazanan ilk Türk kadın atlet olma unvanını aldı. Zorlu teknik parkurda gösterdiği üstün dayanıklılık ve 40 dereceyi bulan sıcak hava koşullarına rağmen sergilediği performans, izleyiciler ve uzmanlar tarafından alkış topladı.
‘Çok ses getirdi’
Önemli bir başarıya imza atan sporcu Fransa dönüşü Milliyet’in sorularını yanıtladı. Sohbete bu köklü organizasyonu anlatarak başlayan Merve Güney “Ironman iki mesafeden oluşan bir yarış. Half Ironman 70.3 mil, bizim yaptığımız ise Full Ironman’de 140.6 mil tamamlanıyor. Çeşitli Half Ironman’lere de katıldım, 2022’de dünya şampiyonasında yaş grubumda sekizinci oldum. Full Ironman ise çok mental ve fiziksel bir süreç isteyen yarış çünkü 3.8 kilometre yüzüyorsunuz, 180 kilometre bisiklet binip üzerine de 42 maraton mesafesi koşuluyor” bilgilendirmesini yapıyor.
Fransa’da elde ettiği başarıyı şu sözlerle anlatıyor: “Nice etabı oldukça zorlu örneğin bisiklet etabı dünyadaki diğer Ironman yarışları içerisinde en fazla tırmanışa sahip olan bir parkurda gerçekleştiriliyor. Sürekli inişler ve çıkışların olduğu çok sert bir parkur. Türkiye’de çok ses getirdi aldığım derece, bunun sebebi de işte zaten insanların bu yarışa girmeye bile çok fazla cesaret edememesinden kaynaklanıyor. Normalde ben Ironman’de 4 saat 45 dakikada bisiklet etabını tamamlarken, bu yarışta 5 saat 55 dakikada tamamladım. Ardından durmadan koşulan 42 kilometrelik maraton ve tüm bunları hep belli bir nabız seviyesinde yaptığınız zaman...”
Spora 15 yıllık ara
Yüzmede bir geçmişi olmasına rağmen, koşu ve bisiklet ile triatlon sonucunda tanıştığından bahsediyor Merve Güney. Bir süre iş hayatı ile birlikte yürüttüğü sporculuğunu şimdilerde ise home office kendi işini yaparak gerçekleştiriyor: “Galatasaray’da yüzücüydüm. Sonra iş hayatı girdi, kilo alıyorsunuz ve bambaşka hayatlara evriliyorsunuz. 13 sene finans sektöründe çalıştım, 1.5 sene öncesine kadar. Triatlona 2019 senesinde başladım. Yüzmeyi bırakmamla triatlona başlamam arasındaki 15 sene boyunca hiç bir fiziki aktivite yapmadım. Triatlona 33 yaşında başladım aslında çok geç bir yaş. Keşke çok ufak yaşta bu spora başlamış olsaydım.”
Kendisinin en büyük destekçisinin eşi olduğunu dile getiriyor Merve Güney: “Eşim antrenörüm aynı zamanda. Yarışı planlamanız gerekiyor ve kendisi bu konuda çok yardımcı oluyor. Eşim de kurumsal hayatı bıraktı onunla bir şirket kurduk. Bir yandan karavanımızla dünyayı geziyoruz. Triatlonda insanlara koşu, yüzme, bisiklet üzerine danışmanlık veriyoruz. Home office olarak bu triatlon danışmanlığını yapıyorum bir yandan. Laptopumda karavanda çalışarak yapabiliyorum bu işimi.”
"Belgrad Ormanı’nı korumamız gerek"
“Belgrad Ormanı’nda kışın çok fazla patika koşusu yapıyoruz. Yarış sezonu yaklaştıkça sakatlanma riski olmasın diye patika koşusundan uzaklaşarak daha fazla asfaltta koşu yapıyoruz. Kışın her hafta sonu en az 20-25 kilometre koşumuz oluyor dolayısıyla çok değerli bizim için oralar. Çünkü tek orman orası kaldı. Tek koşabildiğimiz yer burası. Yurt dışında bu tip yerlerin iyi korunduğunu ve temiz tutulduğunu görüyoruz. Biz de Belgrad Ormanı’nı korumalı ve temiz tutmalıyız.”
"Triatlona rağbet var"
“Triatlona ülkemizde büyük bir rağbet var. Bana yapılan paylaşımlardan da bunu görüyorum. Benim tanımadığım ama beni takip eden çok sayıda insan var. Türkiye şartlarında hayatı dengeleyebilmek için triatlona ve Ironman’a doğru bir eğilim var kurumsal hayattaki insanlarda. Ben bu iş için çok çalışıyorum ama herkesin bir limiti var ve o limite göre insanlar bu spora dahil olabilirler. Ben de iş stresinden kurtulabilmek, belli bir dengeyi kurabilmek için girişmiştim bu işe. İnsanlar koşu ile başlıyor ama bu yetmiyor sonra bisiklete geçiyor. Üç sporda da backgroundu olmayan insanlar, kendisini geliştirerek dayanıklılıkları ölçüsünde yapabilir hale geliyorlar. İstanbul’da ve Çanakkale’de düzenlenen yarışlar oluyor. Türkiye’de artık triatlonun bir camiası var.”
İstanbul’da evde bisiklet çalışması
“İlkbahar dönemi Antalya’da kampımız oluyor. İstanbul’da çalışma imkanları biraz daha kısıtlı. Bisikletin arka lastiğini söküp üzerine yerleştirdiğiniz bir panelle çalışıyorsunuz genellikle, bu şehirde dışarda bisiklet sürme imkanları sınırlı olduğu için. Antrenörünüzün size yazdığı antrenman ölçüsünde bu şekilde antrenmanınızı tamamlıyorsunuz. Bu çalışmayı ben günde 3-4 saat yapıyorum. Bunu tamamladıktan sonra koşu ve sonra yüzmeye geçiyorum. Pazar günleri genelde bir uzun mesafe koşum oluyor ekiple beraber”
Haftada 25 saat antrenman
“Uzun mesafe koşularını her zaman Belgrad Ormanı’nda yapıyorum. Kasım ve Mart arası yarışların azaldığı dönemi off season olarak görüyoruz. Bu off sezonda daha çok kuvvet çalışıyoruz, vücudumuzu sakatlıklardan koruyabilmek için. Kuvvet antrenmanını haftada 2-3 kez yapıyorum. Yüzme, koşu ya da bisiklet her gün bir antrenmanım mutlaka oluyor. Bu son yarışa hazırlık süresinde üç hafta boyunca her hafta 25’er saat antrenman yaptım. Off sezonda bu genelde haftada 15 saat antrenman civarında gerçekleşiyor.”
Yüzme, bisiklet, koşudan oluşan triatlon yarışı Ironman, sporcuları büyük bir dayanıklılık testine tabi tutuyor.
Eşi ile birlikte bir yandan karavanla dünyayı gezen Merve Güney, diğer yandan home office işlerini yürütüyor ve triatlon hazırlıklarını gerçekleştiriyor.