Topraktepe'ye artık hakkını teslim edin!
Hiç tarzım değildir, insanların maaşıyla, parasıyla, puluyla ilgilenmem! Ancak Beşiktaş'ta 'nöbetçi' teknik adama adı çıkan Serdar Topraktepe'ye yapılan haksızlığı 'es' geçemem!
Yabancı teknik adamlara kasayı sonuna kadar açıyoruz! Yerlilere gelince, elimiz titriyor! Kartal sezona iki kupayla başladı. Biri Türkiye Kupası, diğeri ise Süper Kupa değil mi?
Türkiye Kupası finalinde takımın başında kim vardı? Süper Kupa'da Bronckhorst'un yardımcısı kimdi?
Tabi ki Serdar Topraktepe...
Topraktepe'nin o dönemde aldığı maaş ne kadar biliyor musunuz? Tabi ki bunlar duyum!
Yaklaşık 3 bin euro..
Şimdi ne kadar? Yaklaşık 13 bin euro... Bronckhorst'a gidiş bileti için 2 milyon 500 euro!
Kartal'ın en zor gününde derbiden yüz akıyla çıkan Serdar Topraktepe'den özür diliyorum, bunu yazdığım için, kırılma güzel adam!
Bakın, olağanüstü kongrede Hüseyin Yücel ile adaylığını açıklayan Serdal Adalı yarışacak... Kim kazanır, kim kaybeder bilemem... İş başına kim gelirse gelsin, yabancı teknik adam sevdanızı artık rafa kaldırmanın zamanı geldi de, geçiyor...
Serdar Topraktepe'ye sahip çıkın. Nöbetçi değil, 'asil' olmayı çooktaan hak ediyor...
Neden ertelediniz?
Beşiktaş'ta Divan Kurulu toplantısı ertelendi! Niye diye sorduk. Efendim, parasal yükü öne sürdüler! Sanırsınız ki tüm divan üyeleri yurt dışında yaşıyorlar!
Bence Beşiktaş tarihi bir fırsatı kaçırdı, maalesef! Ertelemeyin, yapın... Yapın ki, herkes eteklerindeki taşları döksün... Malum skandalların perde arkası açıklansın? Sümen altı edilmesin!
***
Yaralamadan tutuklama
Genci, deneyimlisi fark etmiyor! Sivas - Galatasaray maçı... Hakem Turgut Doman, VAR Alper Çetin... Barış Alper Yılmaz'a yapılan faülü gördünüz. VAR uyardı, Doman gitti, inceledi... Manaj'a sarı çekti... O pozisyon kırmızı ötesi, kıpkırmızı Doman! Bak kırmızıyı geç, başka ülkede yaralamadan adamı tutuklarlar!
***
Kart tasarrufu mu!
Bizim kulvara yeni bir benzetme girdi maalesef: Kart tasarrufu!
Kart, karttır arkadaş, bunun tasarrufu falan olmaz!
Tasarruf; parayı ya da tüketilecek herhangi bir şeyi dikkatli harcamaya denir... Futbolla bunun ne alakası var? Bir yaşıma daha girdim!
***
Yapı aşağı, yapı yukarı!
Efendim 'yapı' diye bir kelimeyi dillerine dolamışlar! Yapı derken, açılımını yapmıyorlar!
Biz yapalım: "Barınmak ya da başka amaçlarla kullanılmak için yapılmış her türlü mimarlık yapıtı"...
Bir 'yapı' tutturmuşlar, o ona söylüyor, diğeri ona yanıt veriyor! Her neyse, hep bu puan kayıplarında hortluyor 'yapı' kelimesi! Asıl konuşması gerekenler, saha içindeki aktörlerdir. Avrupa'ya bakın, kulüp başkanlarının hiç konuştuğunu duydunuz mu, ya da onları ülke olarak tanıyor muyuz?
Aslaaaa!.. Artık şu ağzınıza kilit mi takacaksınız, yoksa bant mı yapıştıracaksınız, bilemem! İşinize odaklanın, kulüplerinizin ekonomisini düzeltin, enerjinizi bu kulvara harcayın!
***
GÜZEL SÖZLER
"Hayatta en büyük zafer, hiç düşmemek değil, her düştüğünde yeniden ayağa kalkabilmektir."
KONFÜÇYÜS