21.04.2014 - 14:56 | Son Güncellenme:
Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın tüm itirazlarına rağmen jet hızıyla onanan Yargıtay kararları için infaz bekleniyor. Ancak Aziz Yıldırım için tüm kapılar henüz kapanmadı. Yeniden ve adil yargılanma isteyen Aziz Yıldırım, Yartgıtay'ın kararının askıya alınması için anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.
Bu süreç içinde birçok Sivil Toplum Kuruluşu ve medyadan destek gören Aziz Yıldırım için yeni bir iddia ortaya atıldı. Aziz Yıldırım için Ankara kulislerinde yeni girişimler olduğu iddia edildi. Anayasa Mahkemesi'nin kararı durduracağı ve yeniden yargılama yolunu açacağı belirtildi.
Cumhuriyet yazarı Utku Çakırözer, 21 Nisan tarihli (bugün) yazısında Aziz Yıldırım ve bazı davalar için af konusunun kulislerde konuşulduğunu duyurdu.
" Geçen hafta itirazların reddiyle kesinleşen Şike davasında da Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım ve diğer sanıklar cezaların infazı için yeniden cezaevine girecek. Yıldırım’ın ‘adil yargılama’ hakkının ihlali gerekçesiyle yaptığı bireysel başvuru da yine Anayasa Mahkemesi’nin önünde. Aralarında Hatip Dicle gibi Kürt siyasi hareketinin önde gelen isimlerinin de bulunduğu KCK tutuklu ve hükümlülerinin bireysel başvuruları da yine Anayasa Mahkemesi’nin önünde bekliyor.
Anayasa Mahkemesi üyeleri de toplumda oluşan beklentinin büyüklüğünün farkında. Ancak kesinleşmiş Balyoz ve Şike davalarında, Ergenekon’da (henüz kesinleşmemiş dava) olduğu kadar rahat biçimde hüküm veremiyorlar. Yargıtay tarafından onanmış davalarla ilgili bireysel başvurularda henüz karar açıklayabilmiş değiller.
"Bu hukuksuzluğu ancak af giderir"
Bekleyen bireysel başvurularla ilgili geçen hafta Anayasa Mahkemesi ve yüksek yargının diğer kurumlarında nabız tutmaya çalıştık. Yargının zirvesindeki hava, toplumda bu davalarla ilgili iyice yaygınlaşan ‘adaletsizlik’ algısının, bireysel başvurulara verilecek yanıtlarla dahi giderilmesinin mümkün olamayacağı şeklinde. Edindiğimiz izlenim, yargı kurumlarında “Tüm bu karmaşadan bir ‘af’ olmadan çıkış mümkün değil”in hâkim görüş haline geldiği şeklinde.
Konuştuğumuz üst düzey bir yüksek yargı mensubu giderek büyüyen bu beklentiyi şöyle ifade etti:
“Başbakan ve hükümet yetkililerinin dediği gibi bu davalarda kumpas kurulmuş, insanlar haksız yere içeride yatırılmış ve bu kararlar yargı tarafından onanmışsa böyle bir adaletsizliği, hukuksuzluğu ancak bir ‘af’ temizleyebilir.”