Trabzonspor’un kaliteli ayaklara ihtiyacı olduğu kadar, sevenlerinin de yanında olmasına ihtiyacı var!
Galibiyete hasret takım oyuncularının bu kadar gamsız oynamaya hakkı yok! Öyle bir ilk yarı izlettiler ki futbol demeye bin şahit lazım; al gülüm ver gülüm. Ne mücadele vardı ne de pozisyon. Tam da Kasımpaşa’nın istediği, arzu ettiği gibi.
Bir de arkada geniş alan bırakmaları, inanılmaz pas hataları yok mu, Kasımpaşa adına yeme de yanında yat! Nitekim ilk golü de geri pastan kaynaklı yediler, bireysel zincirleme hatalar da eklenince, yandı gülüm helva!
Geniş alanda oynamayı seven oyuncularından kurulu takıma geniş alan bırakmak ve de o takıma karşı doğaçlama oynamak?
Anlayacağınız, Trabzonspor koca ilk yarıyı boşa harcadı.
Nwakaeme oyuna girince işler biraz değişti, oynamaya, pozisyonlara girmeye başladılar, bir diğer ifadeyle galibiyetin ne kadar önemli olduğu ikinci yarı akıllarına geldi! Nitekim karşılığını buldukları iki golle aldılar, farkı da açabilirlerdi Giannotis’i geçebilseydiler.
Amma velakin hele öne geçtikten sonra, maçın sonu da gelmişken arkaya bakmadan, hesap kitap yapmadan rakibe saldırmak neyin nesi arkadaş? Kime karşı yapıyorsunuz bunu, mutlak gole ihtiyacı olan, süper ligin en iyi kontratak futbolunu oynayan, geçiş oyununu çok iyi uygulayan takımların başında olan ekiplerden birine...
Uzatmaların son dakikasında Banza, kaleciyle karşı karşıya kaldığı pozisyonu golle sonuçlandırabilmiş olsaydı galip de gelebilirdi Trabzonspor, ancak 2-1 öne geçtiklerinde oyunu tutmaları, soğutmaları, hatta oyuncu değiştirilmesi gerekmiyor muydu? Zira önde ne kalabalıksanız geride, orta sahada o kadar eksiksiniz, o anlamda bordo-mavililer geride çok eksik yakalandılar, maçı da kaybedebilirlerdi.
Öne geçtikten sonra, maçın bitimine dakikalar kalmışken oyunu tutamamak, skoru koruyamamak Trabzonspor’un kaderi olsa gerek, bu sezon birkaç maçı bu şekil kaybettiler.
Uzun lafın kısası devre arasına, transfer dönemine kadar böyle gidileceğe benziyor. Mental anlamda dip yapan, istenmeyen skorlar alan, ayrıca birçok eksiği olan takımın yeniden ayağa kalkması için üçe, beşe bakılmaksızın kaliteli 3-4 oyuncu almaktan başka çare yok.
Unutmadan:
Herkes şampiyonluğa oynarken takımının yanında olur, önemli olan takımının desteğe, yardıma ihtiyacı olduğu zaman yanında olabilmektir. Dememiz o, Trabzonspor’un kaliteli ayaklara ihtiyacı olduğu kadar, sevenlerinin de yanında olmasına ihtiyacı var!