Öfkenizi Kontrol Edebiliyor Musunuz?
Genellikle insanlar öfkelendiklerinde bunu kontrol edemediklerini söylerler ve genellikle öfke yıkıcı etkiler gösterir. Çok öfkelendiğiniz için hiç söylememeniz gereken lafları diyebilir, karşınızdaki insanın canını yakmak, acıtmak isteyebilir, geri dönüşü olmayan durumlarda pişmanlıklar yaşayabilirsiniz. Peki, bunu nasıl önleyeceğinizi öğrenmek istiyor musunuz?
İlk olarak öfkenin ne olduğundan başlayalım. Öfke hissettiğiniz diğer bütün duygularınız gibi bir duygudur. Özellikle korku, üzüntü ve mutluluk gibi temel duygulardandır. Bu temel duygular insanın iç güdüsel olarak hayatta kalmasına yardımcı olur. Bir duygunun iyi yada kötü olması duruma göre değişir. Mutlak iyi ve kötü yoktur. Özellikle öfke için bahsetmek gerekirse, nasıl kullanıldığına bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Bir olay olduğunda öfkenizi olumlu birşey üzerine kanalize ederseniz, durumunuzu pozitife çevirebilirsiniz, başka birçok şeyi başarabilirsiniz ancak öfkeniz yıkıcı, size ve etrafınıza zarar verici nitelikteyse onu kontrol edebilmeyi öğrenmeniz gerekir. bir duyguyu kontrol edebilmeye çalışmak ile o duyguyu yaşamaktan kaçmak arasında fark vardır. Hiç hissetmemek değil kontrol etmek gerekir.
Öfkenin ortaya çıkış şekilleri ve her insanın öfkelendikten sonra nasıl davranışlar göstereceği de değişkendir. Sıklıkla ortaya çıkaran sebeplere baktığımızda genellikle engellenme görürüz. O anda yapmayı çok istediğiniz birşeyi yapamadığınızda yada istediğiniz olmadığında, işler planladığınız gibi gitmediğinde öfkelenebilirsiniz. Genel olarak “engellenme” öfke yaratır. Hayatta birçok alanda engellenme durumu yaşayabilirsiniz, öfkeyi azaltma yollarından biri negatife tolerans gösterebilme kapasitenizin artmasıdır. Bugün itibari ile işlerin her zaman sizin istediğiniz ve kontrol ettiğiniz gibi yürümeyeceğine de ihtimal tanıyarak tolerans göstermekte fayda vardır.
Ortaya çıkaran diğer faktörlerden biri de geçmiş yaşantılardır. Geçmiş yaşantılarınızda ki durumlarla etkili bir şekilde baş edemediyseniz, o durumlar zihninizde bir şablon gibi öfke anında belirecektir ve o an öfkelendiğiniz şeyin şiddetini kuvvetlendirecektir. Bu sebeple geçmişinizde bardağınızı taşıran son damlaların her biri ile terapide çalışmak gerekir. Tahammül sınırınızı arttırmak gerekir.
Bir başka faktör, kendinizdeki performansı diğer insanlardan da beklemenizdir. Bu genellikle hayal kırıklığı yaratır ve sonucunda öfke çıkar. Öfkelendiğiniz durumlarla çalışır, öfkeyi ortaya çıkartan sebepler konusunda farkındalık kazanırsanız ve duygunuzu tanırsanız öfkelenme kuvvetiniz azalacaktır. Çok öfkelendiğinizde bunu farkedip kısa molalar verin. Terapilerde sorunları öfke ile hemen o anda çözmek için sabırsızlanan ve üstüne giden kişilere rastlarım. Hemen o anda çözülmeli düşüncesi öfkenizi arttırabilir ve karşınızdaki kişinin tartışmada mola vermesini engelleyebilirsiniz. Ancak burada yapılacak şey kendiniz ve onun içinde mola istemektir. Sakin bir kafa ile daha sonra tekrar konuşabilirsiniz. Konuşurken etkili iletişim yöntemlerini öğrenmeniz kendinizi olduğunuz gibi ve daha doğru bir şekilde ifade edebilmenize yardımcı olacaktır.
Öfkeniz ortaya çıktığında kendinize olumlu telkinler vererek, sakin ve rahat olduğunuzu kendinize tekrar ederek, nefes egzersizleri uygulayabilir ve hemen o an için “kendinizi etkili bir şekilde nasıl ifade edebilirsiniz” düşüncesine odaklayabilirsiniz. Bu tarz yöntemler hafif derecede öfke problemi yaşayan kişilerde etkilidir. Daha ağır şekilde öfke yaşıyor, öfkeniz kendinize ve etrafınızdakilere zarar veriyorsa ve kendi başınıza işin içinden nasıl çıkacağınızı bilemiyorsanız, etrafınızdaki kişiler size geribildirimler veriyorsa aksatmayın, psikolojik destek alın. Sizi ve yaşadıklarınızı anlayan biri ile problemlerinizi çözmeyi ertelemeyin yada korkmayın. Önemli olan duygularınızı ve kendinizi tanıyıp, hayat içerisinde bunlarla nasıl baş edebileceğinizi öğrenmektir.