Diyet uzmanları ve nörologlar, bazı yiyeceklerin bedenimizi beslerken aynı zamanda kişilik ve davranışlarımızı da etkilediğini öne sürüyor...
Yediğimiz besinler beden kadar beyin ve kişilik üzerinde de etkili. Beslenme uzmanları ve nörologların araştırması besinlerin türlerine göre, sakinleştirici ya da nörotik bir etki yaptığını ortaya koydu. Yediklerimizin ruh sağlığı ve sinir sistemini etkilediği bir süredir bilinen bir gerçek.
Meslek etkiliDiyet uzmanları ve nörologlar özellikle bazı tür besinlerin davranışlarımızı etkilediğini öne sürüyor. Öte yandan beynin beslenmenin niteliği ve niceliği üzerinde etkili olduğu da saptandı.
Pap-Bireysel Beslenme Programlanması çerçevesinde hazırlanan diyetler yalnız kişinin yaşam tarzı temel alınarak değil mesleği, karakteri ve tercihleri gözetilerek sunuluyor. Fransız hekim Jean-Claude Darras, “Herkes yedikleri ile özdeştir. Herkes, kim ise ona göre yer. Diyet listesi hazırlanırken kalori oranı ve kişinin özellikleri dikkate alınmalıdır" diyor. Kimi az
yemek yer, kimi bir öğünle doyar, kimi de yalnız haşlama ya da ızgara yer.
Yediklerimizin hazmında hangi saatler arasında yediğimiz de önemli. Örneğin kırmızı et, hazmı güç olduğundan gece yenmemelidir, aynı zamanda uykusuzluğa da neden olabilir. Dana eti adrenalin üretimini arttırarak hiperaktiviteye neden olur. Hayvansal kökenli besinler bir tür doping gibidir.
Hormonlara dikkatSebzeler ve sütte ise sakinleştirici etki yapan glusidler bulunur. Örneğin marul, doğal bir sakinleştiricidir, uykusuzluğa iyi gelir. Beslenme uzmanı Mauro Todisco şöyle konuşuyor: “Bütün besinler beyin ve psikolojimiz üzerinde etkilidir."
Herkesin yapısına göre bir diyet hazırlamak gerekir. Uygun bir diyet programı hazırlarken organizmayı düzenleyen biyolojik ve kimyasal mekanizmaları tanımak gerekir. Bağırsaklar ve beyin arasındaki diyalog, hormonlar ve nöroiletkenler aracılığı ile gerçekleşir. İşte ne yemek istediğimizi ve ruh halimizi bu diyalog belirliyor. Serotonin ve asetilkolin, hem bağırsakta hem beyinde üretiliyor. Örneğin serotonin yatıştırıcı etki yapan bir hormon. Bir tabak spagetti yediğimizde hormonun etkisi daha kolay izlenebilir.
Depresyon durumunda seretonin yetersiz ise tatlılara düşkünlük gösterilebilir.
Kahve gerilimi arttıran bir içecek olduğundan kaçınmakta yarar var. Kahve gibi pekçok içecek sinir, gerginlik ve uykusuzluğa neden olur. Örneğin histamin bakımından zengin peynir, çilek, domuz eti ve kabuklu deniz ürünleri gibi. Peynir tiramin açısından da zengindir. Bu madde kırmızı şarap, çikolata, patates, lahana, yumurta ve bira mayasında da vardır.
Depresyon önleme rehberi Ne tür yiyeceklere karşı alerjik olduğunuzu gözden geçirin. B vitamini ve magnezyum bakımından zengin badem, ceviz, soya, kuru fasulye, arpa, pirinç ve un gibi besinler tüketin. Stresli biriyseniz kahve ve alkol gibi uyarıcı içeceklerden kaçının. Karbohidratları proteinlerden ayırın. Depresyon riskini arttıran karbonhidratlar ve şekerden kaçının. Günde üç kere balık yiyin. Çilek, çikolata, domuz eti, istakoz gibi histamin içeren yiyeceklerden kaçının. Ciğer, domates, karnıbahar, marul, muz, patates, portakal, yumurta gibi besinleri tercih edin. Beyin ve bellek için yararlıdır.