‘Topkapı’dan Hermitage Müzesi’ne

Çoğu zaman hızlıca tüketilen bir şey gibi algılanan moda sadece geçmişe değil, bugüne ve hatta geleceğe de açılan kapılardan içeri giriyor. Hatta son zamanlarda moda tasarımları zamanın akışından bağımsız müzelerde kendilerine daha fazla yer bulmaya başladı. Son olarak Dice Kayek markasının İstanbul’un mimari ve kültürel mirasından ilham alan ve ilk kez 2009 yılında Paris Moda Haftası’nda sunulan “Istanbul Contrast” koleksiyonundan dört “Topkapı” elbisesi St. Petersburg Hermitage Müzesi’ne girdi.

Bambaşka bir bağ kuruluyor

2009 yılından bu yana dünyanın önde gelen müzelerinde sergilenen  “Istanbul Contrast” koleksiyonu, aynı zamanda Victoria & Albert Museum (Londra), Musée des Arts Décoratifs (Paris), Palais Galliera (Paris), Denver Art Museum ve LACMA gibi kurumların kalıcı koleksiyonlarına dahil edildi. Markanın yaratıcılarından Ayşe Ege son dönemde müzelerin dönüştürücü rolünün öne çıktığını söylüyor: “Sanat ve tasarım gibi birbirine çok yakın ama bazen ayrı tutulabilen alanların aslında nasıl iç içe geçebildiğini müzeler aracılığıyla çok net görebiliyoruz. Dice Kayek olarak geçmişte bu etkileşimi birebir yaşadık. Bir giysinin sadece bir moda objesi olmadığını; bir hikâye taşıyabileceğini, bir hafızaya dokunabileceğini bu ortamlarda daha güçlü bir şekilde anlatabiliyoruz. Müze ortamında bir elbise izleyiciyle bambaşka bir bağ kuruyor. Bu da bizim için çok kıymetli.”

“Günümüzde sanatın moda üzerindeki etkisini çokça görüyoruz” diyen tasarımcı özellikle, büyük moda evlerinin sanatçılarla yaptıkları çeşitli iş birliklerinden örnekler veriyor: “Jean Cocteau ve Elsa Schiaparelli’nin 1937’de yaptığı iş birliği, bu iki dünyanın ne kadar doğal bir şekilde iç içe geçebildiğini gösteriyor. Alexander McQueen’in New York’ta düzenlenen sergisi, Metropolitan Müzesi tarihinin en çok ziyaret edilen sergilerinden biri olmuştu. Bu da modanın nasıl bir kültürel anlatı aracına dönüştüğünü gösteriyor. Sanatçılar ve moda tasarımcıları artık sadece birlikte çalışmakla kalmıyor, çoğu zaman aynı yaratıcı alanda buluşuyorlar. Helmut Lang ve Martin Margiela gibi isimlerin moda dünyasından sanat dünyasına geçiş yapmaları bunun en çarpıcı örneklerinden. Biz Dice Kayek olarak, bu disiplinler arası yaklaşımı benimsiyoruz. Tasarımlarımızda mimariden, heykelden, geleneksel el işlerinden ve çağdaş sanattan besleniyoruz.”

Ayşe Ege, moda sergilerinin sadece moda tasarımı değil aynı zamanda bir dönemin sosyal ve kültürel yapısını da ortaya koyduğunu anlatıyor: “Moda çoğu zaman hızlıca tüketilen bir şey gibi görülüyor ama aslında dönemin ruhunu, kültürünü yansıtan tarihsel ve kültürel çok güçlü bir anlatı. Bu anlatının, müze gibi zamanın akışından bağımsız, derinlemesine düşünmeye ve incelemeye olanak tanıyan mekânlarda sergilenmesi, modanın sadece ticari değil, aynı zamanda sanatsal bir ifade biçimi olarak da görülmesini sağlıyor. Bizim koleksiyonlarımızda kullandığımız mimari detaylar, geleneksel zanaat teknikleri ve tarihî referanslar böyle alanlarda çok daha anlamlı ve okunabilir oluyor. Çünkü izleyici zamana yayarak, dikkatle bakıp keşfedebiliyor.”

Sırada ne var?

“Her koleksiyonumuzda olduğu gibi, önümüzdeki dönemde de kültürel köklerimizden beslenen ama evrensel bir dile sahip projeler üzerinde çalışıyoruz. Paris Fashion Week için heyecan verici projelerimiz var. Tayvan’da yeni bir projemiz hayata geçmek üzere. Amerika’da Neiman Marcus ile özel bir koleksiyon hazırlama sürecindeyiz. Aynı zamanda Le Bon Marché için de özel bir pre-koleksiyonumuzu mağazalara sunuyoruz.”

Tatil ruhu

KNITSS, bu yaz koleksiyonunda tatil ruhunu yansıtan elbise, kimono, şort, crop üst ve etek gibi parçalarla gündüzden geceye uzanan kombinler oluşturmanıza olanak tanıyor. Doğadan ilham alan renkler, yumuşak dokular ve dikkat çekici desenlerle yazın enerjisi her yönüyle hissediliyor. Beachwear koleksiyonunda yer alan tunikler, şort-kimono takımlar, ince triko pantolonlar ve kolsuz üstler; sahil stiline eşlik ediyor.

Düğün sezonuna pırıltılı giriş

119 yıllık deneyimiyle sektörün köklü kuruluşlarından biri olan Ariş Pırlanta, ‘Ariş Wedding’ konseptiyle ‘Kendi Tektaşını Tasarla’ uygulamasını sunuyor. Uygulama ile müşteriler seçimlerini karat, kesim, renk, berraklık, şekil ve fiyata göre yapabiliyorlar.  Pırlantanın kalp, yuvarlak, dikdörtgen ve kare şeklinde kesilmiş formlarından oluşan yüzükler bu sezonun favorilerinden. Nişan yüzüklerinde ise zümrüt, safir, yakut gibi renkli taşlarla süslenmiş yüzükler ön planda.