08.03.2024 - 13:15 | Son Güncellenme:
Oyuncu Eriş Akman, 1976’da oynadığı 'Aile Şerefi' filminde canlandırdığı 'Oktay' karakteriyle o yıla damgasını vurmuş filmi mendiller eşliğinde izleyen milyonların 'nefretini' kazanmıştı.
Baba parası ile dehşet saçan Oktay her ne kadar filmin sonunda Yaşar Usta'nın tüfeğiyle Hakkın rahmetine kavuşsa da Eriş Akman hem oyunculuğu hem de senaristliğiyle Türk film sektörüne şaheserler kazandırmaya devam etti.
1970'lerin başında İngiltere'ye giden ve oyunculuk dersleri de alan 1945 doğumlu Eriş Akman, son olarak karşımıza Kolpaçino filminde "Emrullah abi" karakteri ile çıktı.
"Kapalıçarşı'daki dükkanından Z raporu bile alamadan kumara gelen" Emrullah Abi, ortada yok edilmesi gereken, mafya babasının cesedine rağmen hiçbir zaman beyefendiliğini yitirmeyen soğukkanlı karakteri ile de izleyenlerin gönlüne taht kurdu.
Kolpaçino'nun etliye sütlüye karışmayan ancak yine de görevden kaçmayan 'Emrullah abisi' yazdığı senaryolarla sektörde gelecek kuşaklara örnekler vermeye devam ediyor...
1978 yılının başları... Mizah ustaları Kemal Sunal, Şener Şen ve Ayşen Gruda'nın başrolünde olduğu Çöpçüler Kralı, İlyas Salman'ın da ilk filmi olarak beyaz perdede boy gösterir.
Filmde Hacer'in büyük abisi Erdal Özyağcılar kadar 'belalı' kardeşleri de çok sevilir. Oyuncu sanılan ikilinin aslında usta yönetmen Zeki Ökten'in hamlesi ise son anda kadroya dahil olduğu ise çok sonraları anlaşılır... Peki Hacer'in belalı kardeşleri aslında kimdi? İşte olayın çok şaşıracağınız hikayesi...
Kemal Sunal ve Şener Şen'in başrolünde olduğu 1978 yapımı Çöpçüler Kralı filminde, Ayşen Gruda yani Hacer'in abilerinin kim olduğu yıllarca merak konusu olmuştu.
Abilerin en büyüğünü usta sanatçı Erdal Özyağcılar her ne kadar izleyenlerce tanınıyorsa da diğer kardeşler için durum tam tersiydi. O kadar ki filmi izleyenler bile yapımcı şirkete mektup yazıp ikiliyi tanımaya çalışmıştı.
Filmde Hacer'in ayakkabı boyacısı abisi olarak izlediğimiz oyuncu, Yeşilçam'da 1969 yılından itibaren kamera arkasında set işçisi olarak görev yapan Ali İnce olmuştu.
Çöpçüler Kralı filminde de ekibin set amiri olarak görev yapan Ali İnce, son anda kadroya dahil edilince ortaya oyunculuğu da bir hayli parlak olan genç bir aktör çıktı.
Hem sette çalışan hem de filmde kamera karşısına geçen İnce daha sonra Hababam Sınıfı Dokuz Doğuruyor, Hababam Sınıfı Tatilde ve Hababam Sınıfı Güle Güle filmlerinde de görev yaptı.
2009 yılına kadar birçok Yeşilçam yapımında Set Amiri olarak çalışmaya devam eden İnce 2021 yılında ise 62 yaşında aramızdan ayrıldı.
Hacer'in bir diğer belalı abisi Necdet Doğan da tıpkı meslektaşı Ali İnce gibi aslında set işçisiydi. Çöpçüler Kralı dışında Bizimkiler dizisinde de rol alan Necdet Doğan çoğunluğu setlerde işçi olarak geçen bir ömrün ardından 2011 yılında hayata gözlerini yumdu.
Bu fotoğraflardan birisi 1983 diğeri ise 2023 yılında çekildi. Gözlerinize inanamadınız değil mi? Haberi okuyunca daha çok şaşıracaksınız...
Usta oyuncular Kemal Sunal, Şevket Altuğ ve Ali Şen'in başrollerinde olduğu Tokatçı filminde Kemal Sunal'ın canlandırdığı Osman karakterinin kör kütük aşık olduğu Emine yani Nazan Saatçi şimdilerde 65 yaşında ama yaşıtlarını kıskandıracak güzelliği dillere destan....
1983'te Türkiye güzeli seçilen ama güzelliğini yılların bile eskitemediği Nazan Saatçi yıllara meydan okumaya devam ediyor.
Sosyal medyasından yaptığı paylaşımlarla görenlerin 'Bu ne güzellik' dediği Nazan Saatçi aslında gözlerden ırak bir yaşam sürüyor.
Kemal Sunal, Şevket Altuğ, Ali Şen gibi efsane isimlerin başrolde oynadığı Tokatçı filminde Kemal Sunal'ın canlandırdığı Osman karakterinin kör kütük aşık olduğu Emine, Nazan Saatçi şimdilerde 65 yaşında ama yaşıtlarını kıskandıracak bir fiziğe ve güzelliğe sahip. Hayatını ise yurt dışında sürdürüyor.
1958 yılında Samsun'da dünyaya gelen Saatçi, kameralar karşısındaki kariyerine seçildiği Sinema Kraliçesi yarışması ile başladı.
Yeşilçam'daki kariyerini şöhretin zirvesindeyken bitiren Nazan Saatçi, aslında İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldu. Ama kariyerini bambaşka bir alanda inşa etti. Nazan Saatçi, özellikle Kemal Sunal ile birlikte başrol paylaştığı Tokatçı filmindeki performansıyla hafızalarda yer etti.
Nazan Saatçi, şu sıralar yaşadığı ABD'de de oyunculuk üzerine; Los Angeles Actor Center'da eğitim aldı. Palo Alto School of Hypnotherapy ve Florida Gerald F.Kein Omni Hypnosis Training Center'da da kendini farklı dallarda geliştirdi.
"Gel de gör Kuzmo gel de gör... Koskoca Vandal Kralı Genserikos şu Türkler karşısında nasıl da aciz nasıl da zavallı. Babam olduğu için nefret ediyorum, iğreniyorum ondan..." Babasının zalimliğinin dozunu hiçbir zaman 'yeterli' bulmayan Vandal Kralı Genserikos'ın kızı Vandal ve Alan prensesi Lale Belkıs 1969 yapımı Tarkan filmindeki 'kötü kadın' performansı ile hafızalara kazındı.
İzleyen yıllarda oynadığı filmlerde kimi zaman güzelliği ile yuva yıkan güzel sarışını kimi zaman ise el kadar Sezercik'i bile kıskanan üvey anneyi oynadı. 'İyi kadın' rolleri de oldu kuşkusuz ancak sinemaseverler onu hep 'kötü kadın' olarak adlandırdı.
Türk sinemasının güzel 'kötü kadını' Lale Belkıs'ın nasıl ünlü olduğu ise yıllarca merak konusu oldu. Ta ki kendisinin kaleme aldığı “İpek Çoraplar” adlı kitabında yazana kadar...
1938'de İstanbul'da dünyaya gelen Belkıs Durmaz'ı sanat hayatına iten şey ise 1954 yılında okulunun düzenlediği bir defile oldu. Olgunlaşma Enstitüsü'ndeki defileye katılan Belkıs'ın fotoğrafları ertesi gün gazetelerde yayınlanınca bir anda hayatı değişti. Enstitünün hazırladığı kıyafetleri iki ay boyunca yurt dışında tanıtan Belkıs, böylece hem Türkiye’de hem de yurtdışında tanınan bir manken oldu.
Belkıs soyadını ise tam da bu turnede aldı. Doğum adı Belkıs Durmaz olan Lale Belkıs'ın anlatımına göre Lale ismini kendisine merhum gazeteci Hakkı Devrim verdi. Ünlü oyuncu, mankenlik yıllarında yaptığı 62 günlük gemi yolculuğu sırasında Hakkı Devrim'in "Gemide iki Belkıs var. Sen lale gibisin' diyerek kendisine Lale adını verdiğini anlattı.
Mankenliğin ardından beyaz perdeye transfer olan usta sanatçı, rol aldığı sinema filmlerinde hep karakteri olan kadınlara hayat verdi. Belkıs, "Oynadığım filmlerde hiçbir zaman kimsenin eşi olmadım, hiçbir filmimde evlenmedim" dedi. Yeşilçam'ın kötü kadını olarak anılmayı sevmediğini de söyleyen oyuncu şöyle devam etti "Ben niye kötü kadını oldum ki Yeşilçam'ın? Ben de sevdim, sizler gelip elimden aldınız. Her rolü oynarım ama kötü kadın olmayı sevmiyorum."
Oyunculuğu kadar ses sanatçılığında da bir duayen olan 84 yaşındaki Lale Belkıs'ın ilki 1968 tarihli olmak üzere onlarca albümü de bulunuyor. Sanatçı halen kış aylarında İstanbul Moda’da, yazları ise Datça’daki evinde yaşamını sürdürmektedir.