02.02.2024 - 20:35 | Son Güncellenme:
Ayla filmi bu akşam TV8 ekranında izleyici ile buluşmaya hazırlanıyor. Başrollerinde İsmail Hacıoğlu, Çetin Tekindor, Lee Kyung-Jin, Ali Atay ve Murat Yıldırım gibi isimlerin yer aldığı Ayla filmi 2017 yılında vizyona girmiştir. 1950 yılında yaşanan Kore Savaşı sırasında yaşanan gerçek bir olaydan esinlenen filmin yönetmen koltuğunda Can Ulkay oturmaktadır. İşte Ayla filmi konusu ve oyuncu kadrosu...
1950 yılında Kuzey Kore, Güney Kore'ye saldırdığında Birleşmiş Milletler'in yaptığı yardım çağrısı sonucu Türkiye, Kore'ye bir tugay gönderir. Her şey, gönderilen tugayın içindeki askerlerden birisi olan Süleyman Astsubay'ın (Süleyman Dilbirliği) gece vakti savaş meydanında annesi babası öldürülmüş küçük bir kız çocuğunu bulmasıyla başlar. Sıra 5 yaşındaki küçük kıza isim vermeye gelince Süleyman Astsubay, "Ay gibi yüzü var, zaten Ay ışığında bulduk." diyerek Ayla ismini verir.
15 ay boyunca Ayla'nın bakımını üstlenen Süleyman Astsubay'ın artık Türkiye'ye dönmesi gerekmektedir. Devamında üst düzey kişilerin de devreye girmesiyle Ayla, Kore'deki Türk askeri misyonunca kurulmuş olan Ankara Okulu'na başlar. Ayla'yı bırakıp gitmek istemeyen Süleyman Astsubay, onu Türkiye'ye götürmek için birçok yolu dener. Hatta, Ayla'yı bir bavulun içine koyup kimselere fark ettirmeden götürmeye bile kalkışır, fakat bir türlü Güney Kore yasalarını aşıp Ayla'yı Türkiye'ye dönerken yanına alamaz.
Savaş günlerini geride bıraktıktan 60 yıl kadar sonra Ayla ve Süleyman Dilbirliği, başarılı ve hevesli gazetecilerin yardımıyla Güney Kore'de, Ankara Parkı'nda tekrar bir araya gelirler.
İsmail Hacıoğlu - Süleyman astsubay/Süleyman Dilbirliği (1950)
Çetin Tekindor - Süleyman astsubay/Süleyman Dilbirliği (2010)
Kim Seol - Ayla (1950)
Lee Kyung-Jin - Ayla (2010)
Ali Atay - Ali astsubay
Taner Birsel - Binbaşı Fuat
Mehmet Esen - Albay Celal Dora
Murat Yıldırım - Üsteğmen Mesut
Erkan Petekkaya - Binbaşı İskenderun
Eric Roberts - Binbaşı General Coulter
Kim Byoungsoon - Güney Kore Generali
Altan Erkekli - Hüseyin Dilbirliği
Cade Carradine - Yüzbaşı Lorenzo Cage
Büşra Develi - Nimet Dilbirliği (1950)
Meral Çetinkaya - Nimet Dilbirliği (2010)
Sinem Öztürk Uslu - Gazeteci Özge
Ali Barkın - Pepe Muharrem
Burç Kümbetlioğlu - Celal
Duygu Yetiş - İclal
İlber Gürtunca - İlhan
Caner Kurtaran - Sadık
Damla Sönmez - Nuran
Kang Yeon Jeong - Ji-Min
Nilgün Kasapbaşoğlu - Ümmü Gülsüm Dilbirliği
Koray Ergün - Halit
Mine Teber - Nevsal
Esra Dermancıoğlu - Sebahat Dilbirliği
Claudia Kooij - Marilyn Monroe
Johnny Young - Teğmen Lee
Chaby Han - Sung Joon
Ayla filmine konu olan ve gerçek hikayenin sahipleri olan Süleyman Dilbirliği (Astsubay) ve Kim Eunja filmin ardından bir kez daha gündem olmuştu. Süleyman Astsubay 91 yaşında 7 Aralık 2017'de tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybederken Kim Eunja filmden sonra yaşadıklarını anlatmıştı.
AYLA FİLMİ GERÇEK HİKAYESİ NEDİR?
Sene 1950... Kore’de havanın eksi 35 dereceyi bulduğu, kış mevsiminin belki de en soğuk günü... Yere oturmuş dört-beş yaşlarında bir kız çocuğu, feryat edercesine ağlıyor. Yanında, yakınında kimseler yok. Üstü başı perişan, her yeri buz kesmiş.
Astsubay Süleyman Dilbirliği, Birleşmiş Milletler ordusunun komutası altında, Kore Savaşı’na katılmış Türk tugayındaydı. Yanında iki askerle yürürken gördüğü bu çocuğu, hiç düşünmeden kucaklayıp birliğine götürdü.
Bu, henüz 25 yaşında olan Dilbirliği’nin hayatındaki ilk dönüm noktası değildi. Asker olmak gibi bir niyeti hiç yoktu. Zamanını boşa geçirmek istememişti ve kendini orduda bulmuştu. İlk görev yeri, memleketi Kahramanmaraş’tı; sonra İskenderun’a geçti.
16 Ekim 1950’de Kore topraklarına ayak bastığında, bir ömür sürecek bir kalp ağrısı yaşayacağını bilmiyordu. Bulduğu kız çocuğu, yanından ayrılmıyordu. Birliğine getirdiğinde, ilk iş, onu güzelce yıkamıştı, saçları bit doluydu, kısacık kesmişti. Güzel bir yatak hazırlamış, onu sıcak tutacak kıyafetler, ayakkabılar satın almış; bir güzel giydirmişti. Annesi-babası öldürülmüş bu çocuğun adı, Kim Eunja’ydı. Adını telaffuz etmek sadece ona değil, tüm askerlere zor geldi. Yusyuvarlak, ay gibi bir yüzü vardı ya, adını Ayla koydu.
Kısa sürede Ayla askerlere, askerler Ayla’ya alıştı. Birlikte oyunlar oynuyor, onları güldürmeye bile çalışıyordu. Türkçe de öğrendi. Üstelik artık Dilbirliği’ni babası biliyordu. Peki, neden diğerlerini değil de onu?
Süleyman Astsubay, bu soruya önce “Bilmem” yanıtını verdi, ancak birkaç saniye sessiz kaldıktan sonra “Biz birbirimizi çok sevdik” diye
ekledi. Devamını kendisinden dinleyelim: “Oraya bizden 15 bin kişi gitti. Ama bu yaşanan, bana kısmet oldu. Ben orada o çocuğa hep sarılırdım, hep öperdim. O da bana nasıl sarılırdı, nasıl severdi. Ama işte sonra... Ayrılmamız gerekti.”