Güney’de yazın en çok, iyi bir balıkçı arandığını buralarda yaşamaya başladıkça daha iyi anlıyorum. Kiminle karşılaşsam herkes balıkçı tavsiyesi istiyor.
Mayıs ayından beri buralarda, birçok balık restoranını deneme fırsatım oldu. Aralarında sadece üç tanesi bende iz bıraktı.
Bodrum Gölköy, buraların neredeyse en sessiz sedasız yeridir. Daha çok ufak otellerin ve pansiyonların bulunduğu Gölköy sahili, akşam oldu mu karanlığa bürünüyor. İşte o karanlığın ve sessizliğin içinde gerçek bir Bodrum balıkçısı var. Gündüz gittiğinizde, burada bir balıkçının olduğuna inanmanız biraz zor. Çünkü burası aynı zamanda Orkide Otel’in iskelesi olarak kullanılıyor. Gündüz otel misafirlerini ağırlıyor, gece ise ‘Orkide Balık Restoranı’ oluyor. Hani akşam üzeri rakı-balık yapayım derseniz, plaj manzarası var. O yüzden hava karardıktan sonra gidin.
SAHİBİ DOĞMA BÜYÜME GÖLKÖY’LÜ AHMET EROL
Hem otelin, hem de restoranın sahibi doğma büyüme Gölköy’lü Ahmet Erol. Yaz-kış burada yaşıyor.
Tam balık meraklısı. Restorana alınacak tüm deniz ürünlerini kendi gidip alıyor. Hatta vakit bulursa oltayla avlıyor.
Ahmet Erol’un bu balık merakı beni de fena halde sarmış durumda.Geçtiğimiz gün kendime olta takımı aldım. Balıkları görünce oltayı attığınızda tutacakmış hissine kapılıyorsunuz. Sizde benim gibi, onlarca balık görünce sakın ola hemen yakalarım moduna geçmeyin. Fena halde yanılırsınız.
Neyse, Orkide Gölköy’ün deniz üzerindeki hizmet veren tek balıkçısı. Eğer Bodrum’daysanız veya gelmeyi planlıyorsanız, mutlaka uğrayın.
Yalnız haftasonları çok kalabalık oluyor. Gitmeden ararsanız iyi olur.
KOS’UN EN İYİ BALIKÇISI NİCK THE FİSHERMAN LARRY
Bodrum’a sadece 20 dakika uzaklıktaki Kos adasına Bodrum limanından her gün sefer var. Bu kadar yakın olmasına rağmen Kos’a vize olmadan giremiyorsunuz.
Kos, günü birlik gezi için ideal. Ama öyle süper plajları yok. Alışveriş için ideal bir ada.
Bir de cadde üzerinde bir balıkçı var ki, şahane: ‘Nick The Fisherman Larry’.
Zaman olmadığı için akşamüzeri gittik ama neredeyse gemiyi kaçırıyorduk. Erken bir saat geldiğimiz için yer bulabildik.
Akşam için tüm masalar rezerve edilmiş. Kimin rezerve ettiğini de masalara yazmışlar. O gece restoranın yarısını Türkler doldurmuştu mesela.
Deniz ürünleri, denizden şimdi çıkmış tadında. Zaten adalara gittiğiniz zaman başka bir şey yemek istemiyorsunuz.
Larry, adanın en ünlüsü ve en düzgün servis yapan yeri. Koca adada sadece burada cam şişe su servisi yapıldığına şahit oldum. Ekmekleri ekşi mayadan yapılmış, çok lezzetli. Buraya giderseniz mutfaktaki balık dolabına göz atın derim. İştahınız açılsın.
TÜRKBÜKÜ’NÜN EN ÖZENLİ BALIKÇISI; GARO’S
Türkbükü’nün hemen girişinde, temiz mi temiz bir sahil balıkçısı. Bahçesi özenle düzenlenmiş, masaları hemen hemen deniz kenarında, 4 tanesi ise kumun üzerinde.
Bir ay içinde dört kez Garo’s’da balık keyfi yaptım. Balık yemeye yeni başlayan eşim bile buradan çıkmaz oldu.
Garo’nun mezeleri ve kendine has pişirme yöntemleriyle servis ettiği balıkların tadına doyum olmuyor. Bir de masanıza gelip şahane sohbetini tanık olunca, müdavimi olmak içten bile değil. Garo’s’un ortağı Çetin bey, tüm gece şahane müzikler çalıyor.
Tertemiz bir balıkçıda şahane manzara ve yemeklere müzikte katılınca saatlerce çakılı kalıyorsunuz. Burada favori yerim kumun üzerindeki masalar. Buraya giderseniz, illa ki kumun olduğunu masalarda oturun.