Bunları biliyor muydunuz?

Savaş hızla yaklaşırken medyada ve kamuoyunda "metal fetişizmi" de yayılıyor ve yoğunlaşıyor. Sting’in "Fragile (Kırılgan)" adlı parçasında yağmur damlalarının bile kırabileceği söylenen bedenlerimiz ve ruhlarımız, uçakların, füzelerin, bombaların, tüfeklerin, mermilerin ve dahi bilumum savaş araç ve gerecinin metal sertliğinin ve kesiciliğinin, batıcılığının tehdidi altında... İnsanın metal karşısındaki güçsüzlüğü medyanın en çok altını çizdiği veri.
Tam da bu yüzden zaman zaman, hatta sıklıkla metalden ve sertlikten kaçmalı, deri ceketlerimizi çıkarıp yün kazaklar, pamuklu ceketler ve yumuşacık ayakkabılarla dolaşmalı, metal aksamlı mobilyalardan kalkıp pufidik minderlerde yuvarlanmalı, evlerimizi yünden örülmüş karpuz dilimleri ve ponponlarla süslemeli, yumuşacık konularla ilgilenmeliyiz. Çünkü bizi de sertleştirmek ve böylelikle savaşlarını legalize etmek istiyorlar. Oysa Alman protest ozan Wolf Biermann’ın dediği gibi: "Wir brauchen deine Heiterkeit (Senin neşene ihtiyaç duyuyoruz)"

İŞTE BOMBALAR...
Bu girizgâhla yaptığımız işi anlamlandırmaya çalışarak bugün sizlere bir "Bunları biliyor muydunuz?" köşesi sunuyorum:
• Özcan Deniz’in şarkıcılık hayatının ilk yıllarında Firuze kod adlı kendisinden 25 yaş büyük bir kadınla ilişkisi olduğunu ve bu ilişkisinin kendisinin iddia ettiği gibi 9 gün sürmediğini... Deniz’in aylarca Firuze Hanım’ın evinde barındığını, Hilmi Topaloğlu ve Mahsun Kırmızıgül’ün zaman zaman Özcan Deniz’i işe götürebilmek için Firuze Hanım’ın kapısına dayandıklarını ve Deniz’i kapatıldığı evden zor kullanarak çıkardıklarını; bu ilişkiyi film yapma fikrinin ise bundan iki yıl önce bir yaz akşamı Kuruçeşme’de, bir iş adamının terasında Mahsun Kırmızıgül tarafından ortaya atıldığını;
• Deniz Akkaya’nın, bir yıldır kotarılmaya çalışılan "Perperik" adlı Kürtçe film projesine prensipte dahil olduğunu;
• Okan Bayülgen’in, Fransız ozan Serge Gainsbourg’ün hayranı olduğunu ve sigarayla görüntü verme, poz verme fikrini konserlerinde dahi ağzından sigara düşmeyen Gainsbourg’den aldığını;
• Efsane pehlivan Ahmet Taşçı’nın en büyük hobisinin romantik aşk şiirleri yazmak olduğunu;
• Bedri Baykam’ın bir süre önce İspanya tatili sırasında çalınan kredi kartıyla 10 bin dolarlık alışveriş yapıldığını;
• Kenan Onuk’un tam bir caz ve hi - fi delisi olduğunu, evindeki müzik sistemlerinin ve caz koleksiyonunun bir servet değerinde olduğunu;
• Muazzez Ersoy’un şu sıralar bir kebapçı açma projesiyle meşgul olduğunu;
• Mahsun Kırmızıgül ve İzzet Yıldızhan’ın on binlerce dolarlık agresif billboard kampanyalarının aynı Kürt işadamı tarafından finanse edildiğini;
• Ajda Pekkan’ın bozuk fonetiğini ve Fransız vurgulu Türkçesi’ni Sezen Aksu’nun yıllar süren uyarılarıyla düzelttiğini;
• Artık Onur adını kullanan Küçük Onur’un müzik kariyerini Sedat Peker’in finanse ettiğini;
• Şenay Akay’ın, Lara Croft türü bir bilgisayar oyunu kahramanı olmaya hazırlandığını;
• Fatih Altaylı’nın kısacık, Ufuk Güldemir’in dağınık ve Ali Kırca’nın katmerli saç modellerinin aynı berberin elinden çıkma olduğunu;
• Muazzez Abacı ve Samime Sanay’ın yıllardır süren dargınlıklarının nedeninin ikilinin 80’li yıllarda TRT koridorlarında yumruk yumruğa kavga etmelerinin olduğunu; biliyor muydunuz?